Özel üniversite ücretlerinin belediyece ödenmesiNDE muhasebe yetkilisinin sorumluluğu

 

amu İdaresi Türü

Belediyeler ve Bağlı İdareler

 

Yılı

2012

 

Dairesi

5

 

Dosya No

39744

 

Tutanak No

41745

 

Tutanak Tarihi

29.03.2016

 

Kararın Konusu

Çeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar

İlgili Daire Kararı için tıklayın

 

 

 


 



 

Özel üniversite ücretlerinin belediyece ödenmesi.

10- 247 sayılı ilamın 37 nci maddesiyle; …….. Üniversitesi'nde eğitim gören 34 öğrencinin eğitim bedellerinin tamamının ya da bir kısmının Belediye Bütçesinden ödenmesi sonucu …………-TL tutarında kamu zararına neden olunduğu gerekçesiyle tazmin hükmü verilmiştir.

Sorumlu dilekçesinde:

İlam sıra numarası 37 olan tazmine konu hüküm, Kemerburgaz Üniversitesinde eğitim gören 34 öğrencinin eğitim bedellerinin tamamının veya bir kısmının belediye bütçesinden karşılanmış olması ile ilgili olduğunu,

İlam sıra numarası 21 olan ilama ilişkin bozma gerekçelerinde işaret ettiği gibi, eğitim sistemi içerisinde ve özellikle yüksek öğrenim alanında özel okul- devlet okulu ayrımı bulunmamaktadır. Vakıf üniversiteleri de devlet üniversiteleri gibi kamu tüzel kişiliğine sahip eğitim kurumlarıdır ve bu okullarda öğrenim görmenin ön koşulu devlet üniversitelerinde olduğu gibi merkezi sınav (ÖSYM) neticesinde ve alınan puan ve yapılan tercihler çerçevesinde merkezden yerleştirme şeklinde gerçekleştirmektedir. Bu itibarla, vakıf üniversitelerine yerleştirilen öğrencilerin, öğrenim bedeli ödeme yükümlülüğü ile karşı karşıya kaldıkları gerçeğinden hareketle bu öğrencilerin yardıma muhtaç sayılamayacakları yönündeki bir çıkarsamanın gerçeklikle ilgilisi bulunmamaktadır. Kaldı ki, 18 yaşını tamamlamış kişiler bakımından ailelerinin ekonomik durumlarına bakılarak bir yargıya varılabilmesi de kabul edilebilir olmadığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.

Sayıştay Başsavcılığının karşılamasında:

“10- İlamın 37 üncü maddesi ile ilgili olarak; sorguya verilen cevaplar tekrarlanarak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir. İlamın 16 ncı maddesinde yapmış olduğumuz değerlendirmeler bu madde için de geçerli olduğundan muhasebe yetkilisinin sorumluluğunun bulunmadığına,” denilmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü;

Belediyelerin görev yetki ve sorumlulukları 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14 ve 15 inci maddelerinde, belediyelerin giderleri de aynı kanunun 60 ıncı maddesinde belirlenmiştir. Buna göre, belediye bütçesinden yapılan harcamanın öncelikle mahalli müşterek bir ihtiyacı karşılanmasına yönelik olması, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14 üncü maddesinde sayılan görev ve sorumluluklar arasında bulunması ve aynı Kanun'un 60 ıncı maddesinde sayılan giderler arasında yer alması gerekmektedir.
 

Oysa, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda özel okullarda öğrencilerin öğrenim görmesini sağlamak, belediyenin görevleri arasında gösterilmediği gibi, özel okullarda öğrenim gören öğrencilerin eğitim ve eğitim giderleri de belediyelerin yapabileceği giderler arasında yer almamaktadır.
 

Diğer taraftan; 5102 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun’un “Burs ve kredilerin verilmesi” başlıklı 2 nci maddesinde;

“Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu; yurt içinde yüksek öğrenim gören ve bu Kanuna göre çıkarılacak yönetmeliklerle belirtilen usul ve esaslar dahilinde yeterlikleri ve ihtiyaçları tespit edilen öğrencilere burs-kredi verebilir.
 

Genel bütçeli daireler, katma bütçeli idareler, kamu iktisadî teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, bütçenin transfer tertibinden yardım alan kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme kapsam ve programına alınmış, hisselerinin yarısından fazlası kamuya ait olan özel hukuk hükümlerine tâbi kuruluşlar, fonlar, döner sermayeler, kamu bankaları, kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kurumlar ile kurul/üst kurullar ve diğer tüm kamu kurum ve kuruluşları (…) (1) birinci fıkrada belirtilen yüksek öğrenim öğrencilerine burs, kredi ve nakdî yardım adı altında herhangi bir ödeme yapamazlar; ilgili mevzuatları gereği burs, kredi verilmesini öngördükleri yüksek öğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirirler.” denilmektedir.

Yukarıdaki madde metninin ikinci fıkrasının ilk halinde yer alan “ … (belediyeler hariç) …” ibaresi, Anayasa Mahkemesi’nin 20/11/2008 tarihli ve E.: 2004/24, K.: 2008/165 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi iptale ilişkin gerekçeli kararında; “(…) Öte yandan, dava konusu kurallarla çeşitli kurum ve kuruluşlarca verilen burslarda, mükerrerliğin önlenmesi; adil ve dengeli bir dağılım sağlanarak daha çok sayıda öğrenciye ulaşılması amacıyla, burs ve kredilerin tek elden verilmesi esasına dayanan bir sistem oluşturulduğu, ancak belediyelerin bundan istisna tutulduğu anlaşılmaktadır. Hukukun üstünlüğü esasını benimseyen bir devlette, genel kurala bu tür bir istisna getirilebilmesi için işin doğasından veya ayrıcalık tanınanların özel durumlarından kaynaklanan zorunluluklar bulunması gerekir. Aksi halde, yasama yetkisinin kullanılmasında, hizmetin gereği değil, yasa koyucunun hukuk sınırlarını aşan öznel iradesi belirleyici olur. Böyle bir durumu ise eşitlik temelinde, adil bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdürmekle yükümlü olan hukuk devleti anlayışı ile bağdaştırma olanağı bulunmadığından belediyelerin, dava konusu düzenleme ile getirilen yeni sistemin dışında tutulması Anayasa'nın hukuk devleti ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.” denilmektedir.

Bu itibarla; yukarıdaki Anayasa Mahkemesi kararı gereği belediyelerin yükseköğrenim öğrencilerine burs, kredi verebilmesi mümkün değildir. Belediyeler ancak ilgili mevzuatları gereği burs, kredi verilmesini öngördükleri yükseköğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirebilirler. Diğer taraftan; ilgili öğrencilere belirtildiği şekilde eğitim yardımında bulunulmuş olması, aynı zamanda ………. Belediyesi Eğitim Yardımı Yönetmeliği hükümlerine de aykırılık teşkil etmektedir.

Ancak mevcut durumda; ………… Belediyesi, ………… Üniversitesi'nde eğitim gören 34 öğrencinin eğitim bedellerinin tamamının ya da bir kısmını bütçeden karşılamıştır. Dolayısıyla Belediye Bütçesinden yapılan bu harcama ile kamu zararına neden olunmuştur.

…………. Belediyesi Eğitim Yardımı Yönetmeliğinin "Kapsam" başlıklı 2 nci maddesinde; bu Yönetmeliğin … Belediyesi sınırlan içerisinde ikamet eden ve yine ……….Belediyesi sınırları içerisindeki ilköğretim ve ortaöğretim okullarında eğitim veya İstanbul ilinde bulunan üniversitelerde ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğretimi alan yardıma muhtaç ailelerin öğrencileri ile şehit çocuğu, yetim, öksüz ve özürlü (engelli) öğrencileri kapsadığı,
 

5 inci maddesinde; öğrencilere tahsis edilecek eğitim yardımlarının bütçe imkanları ve ……… İlçesi sınırları içindeki öğrenci sayısı dikkate alınarak "Eğitim Yardımı Değerlendirme Komisyonu" tarafından belirleneceği ve Belediye Başkanının uygun görüşü ile kesinleşeceği,

6 ncı maddesinde; eğitim yardımı kontenjanları ve müracaat tarihlerinin, ilan, afiş. pankart, basın yayın araçları ve internet yoluyla okul, öğrenci ve ailelerine duyurulacağı,

7 inci maddesinde; her kademedeki öğrenci burslarının, ödenek imkanları doğrultusunda, "Eğitim Yardımı Değerlendirme Komisyonu" tarafından belirleneceği ve Belediye Başkanının onayı ile kesinleşeceği,

9 uncu maddesinde; eğitim yardımı için müracaat eden öğrencilerden; İlköğretim ve ortaöğretim okullarında okuyan öğrenciler için; Ailesinin ……… Belediyesi sınırları içerisinde ikamet ediyor olması, ………… Belediyesi sınırları içerisinde bulunan ilköğretim veya ortaöğretim okullarında okuyor olması ve İhtiyaç sahibi olması şartlarının aranacağı,

Üniversitede okuyan öğrenciler için; öğrencinin veya ailesinin ………… Belediyesi sınırları içerisinde ikamet ediyor olması, İstanbul il sınırları içerisindeki üniversitelerde ön lisans, lisans, yüksek lisans veya doktora öğrenimi görmesi ve ihtiyaç sahibi olması şartlarının aranacağı,

11 inci maddesinde; eğitim yardımı başvurularında istenilecek belgelerin; form dilekçe, nüfus kayıt örneği, ikametgah belgesi, aile gelir beyanı ve öğrenim görülen okul ve öğretim kurumlarından alınacak öğrenim belgelerinden oluştuğu,

12 inci maddesinde; "Eğitim Yardımı Değerlendirme Komisyonu"nun Belediye Başkanının olurlarıyla, bir Başkan Yardımcısının başkanlığında, birim amirlerinin arasından görevlendirilmiş toplam beş kişiden oluşacağı,

13 üncü maddesinde; "Eğitim Yardımı Değerlendirme Komisyonu"nun görev ve yetkilerinin,

a) Eğitim yardımı müracaat şartlarını, süresini ve ödeme şeklini belirleyerek karar altına almak ve ilan etmek.

b) Eğitim Yardımı verilecek ihtiyaç sahibi öğrencilerin belirlenmesini sağlayacak "Öğrenci Bilgi Değerlendirme Formu"nu hazırlamak.

c) İlgili Makamlara sunulmak üzere, bütçe imkanları doğrultusunda asgari ve azami olmak üzere eğitim yardımından yararlandırılacak öğrenci sayılarını ve eğitim yardımı miktarlarını belirlemek.

d) Eğitim yardımı kontenjanlarını esas alarak en çok ihtiyaç sahibi öğrencilerden başlamak üzere, eğitim yardımı başvurularım bu yönetmelik hükümleri doğrultusunda incelemek, eğitim yardımı alması yerinde bulunan öğrencileri belirlemek ve elverişli araçlarla duyurmak.

e) Eğitim yardımı verilmesi sisteminin gerektirdiği, birimler arası koordinasyonu sağlamak olduğu,

16 ncı maddesinde; Eğitim Yardımı almaya hak kazanan her öğrenci için bir dosya açılacağı ve eğitim yardımı numarası verileceği belirtilerek eğitim yardımının kapsamı, kontenjanı, duyuru şekli, yardım miktarı, öğrencilerden aranacak nitelikler, yardımdan yararlanmak için yapılacak başvuru şekli, istenecek belgeler, Eğitim Yardımı Değerlendirme Komisyonunun kuruluş şekli, Komisyonun görev ve yetkileri ve eğitim yardımının kayıt altına alınması kuralları ayrıntılı olarak düzenlenmiş olup, bu düzenlemeler arasında özel üniversitelerde okuyan öğrencilerin eğitim öğretim bedelinin karşılanmasına cevaz veren bir hükme yer verilmemiştir. Yönetmeliğin zikredilen hükümleri bir arada değerlendirildiğinde, Yönetmelikte belirtilen eğitim yardımının Devlete ait ilköğretim ve ortaöğretim okullarında ya da üniversitelerde okuyup Yönetmelikte belirtilen diğer şartları taşıyan öğrencilere burs veya harçlık niteliğinde yapılan ödemelerle sınırlı olduğun anlaşılmakta olup, eğitim yardımı için konulan ödeneğin özel bir üniversitede okuyan öğrencilerin eğitim bedellerinin karşılanması için kullanılmasının mümkün değildir. Yine anılan Yönetmelikte yardımın öğrencilere ödeneceği belirtildiği halde, bahse konu ödemelerin sözü edilen üniversiteye yapılmıştır. Ayrıca Yönetmelikte öngörülen kurallara uyulmadığı için eğitim yardımı ödemesi yapılan öğrencilerin hangi kriterlere göre seçildiklerinin de ilgili dosyaların incelenmesinden anlaşılamamaktadır. Öğrencilerin dar gelirlilik durumu da, resmi belgelerle ispat edilmemiş değildir.
 

Sorumlu dilekçesinde; vakıf üniversitelerine yerleştirilen öğrencilerin, öğrenim bedeli ödeme yükümlülüğü ile karşı karşıya kaldıkları gerçeğinden hareketle bu öğrencilerin yardıma muhtaç sayılamayacakları yönündeki bir çıkarsamanın gerçeklikle ilgilisi bulunmadığını ifade etse de ekli belgeler arasında öğrencilerin muhtaç olduğuna dair bir karineye rastlanamamıştır.

Bu itibarla; 5.Daire tarafından 247 sayılı ilamın 37 nci maddesine ilişkin verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, oyçokluğuyla,

(Üye ………..ın 2010-2014 Stratejik Planında yer alan IV.I.I.12 faaliyet koduyla tanımlanmış olan “dar gelirli öğrencilerin eğitim hayatlarını devam ettirebilmeleri için Eğitim Bursu, katkı payı ve barınma ihtiyaçlarına destek olmak” faaliyeti çerçevesinde Belediyenin Stratejik Planına ve Belediye Meclisi’nin bu faaliyetler için tahsis edilmiş olan ödeneklerine uygun olarak gerçekleştirildiğini, bu projenin özel okullarda okuyan çocukların eğitim öğretim giderlerinin karşılanması olarak değerlendirilmesinin, yoksul veya gelirleri yetersiz ailelerin zeki-yetenekli çocuklarına özel nitelikli eğitim aldırma olanağından mahrum bırakılmak suretiyle fırsat eşitliği, sosyal devlet ilkelerinin gözetildiği gerçeğini yok saymak anlamına geldiğini, kaldı ki, Belediye Meclisi tarafından kabul edilip, Sayıştay tarafından da onaylandıktan sonra yürürlüğe girmiş bulunan “Eğitim Yardımı Yönetmeliği”nde özel okul – devlet okulu ayrımının da bulunmadığını, özellikle üniversite öğrencilerinden, ÖSYM sınavının sonucunda, vakıf üniversitesine yerleştirilmeye hak kazanan ancak öğrenim bedelini karşılayamayacak durumda olanlara kayıtsız kalınmasının sosyal devlet ve eşitlik ilkesi ile bağdaşır olmadığı gerekçesiyle tazmin hükmünün kaldırılması gerektiği yönündeki ayrışık görüşlerine karşı,

Üye …………’ın; “Muhasebe yetkilisinin sorumluluğuna 5018 sayılı Kanunun 61 inci maddesi hükmü gereği ödeme emri belgesi üzerinde yapması gereken “yetkililerin imzasının tamam olması” durumunu kontrol etmemesi nedeniyle karar verildiği görülmektedir. Hukuken görevlendirilmesi mümkün olmayan belediyeye ait Kent-Yol şirketi personelinin gerçekleştirme görevlisi olarak görevlendirildiği ve ödeme emri belgesinin bu personel tarafından imzaladığı anlaşılmaktadır. 5018 sayılı Kanununa göre gerçekleştirme görevlilerinin tespiti harcama yetkilisi tarafından yapılmaktadır. Muhasebe yetkilisinin görevi de harcama yetkilisi tarafından görevlendirilen gerçekleştirme görevlisinin imzasının olup olmadığını kontrol etmektir. Hukuken muhasebe yetkilisinin, belirlenen gerçekleştirme görevlisinin mevzuata aykırı görevlendirilmesi nedeniyle itiraz etme yetkisi bulunmadığı gibi, görevlendirilen bu kişilerin yetkili olup olmadıklarını sorgulama, isim ve imza karşılaştırmasını yapma gibi bir görevi de yoktur. Hukuka aykırı görevlendirmeden dolayı doğrudan harcama yetkilisi sorumludur. Muhasebe yetkilisinin bu çerçevede görevi, ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasını kontrol etmekten ibarettir. Bu nedenle, muhasebe yetkilisinin sorumluluğu bulunmadığından, sorumluluk hususunda yeniden değerlendirme yapmak üzere kararın bozularak daireye gönderilmesi gerekir.” şeklindeki ayrışık görüşlerine karşı