Belediye Başkanına brüt başkan ödeneğinin fazla ödendiği

 

amu İdaresi Türü

Belediyeler ve Bağlı İdareler

 

Yılı

2008

 

Dairesi

5

 

Dosya No

36963

 

Tutanak No

41412

 

Tutanak Tarihi

02.02.2016

 

Kararın Konusu

Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar

 

 

 

 


 



 

Belediye Başkan Ödeneği.

1- 1589 sayılı ilamın 1 inci maddesiyle;
Belediye Başkanına brüt başkan ödeneğinin fazla ödendiği gerekçesiyle …….. TL. kamu zararına tazmin hükmü verilmiştir.

Sorumlu dilekçesinde:

A. USULE İLİŞKİN TEMYİZ NEDENLERİ:

1. Sayıştay İlamı'nda, verilen hükme karşı başvurulabilecek kanun yolu, süresi ve mercii gösterilmemiş olup, hüküm bu haliyle T.C. Anayasası'nın 40. maddesine aykırılık teşkil ettiğini,

T.C. Anayasası'nın 03.10.2001 tarih ve 4709 Sayılı Kanun'un 16. Maddesi ile değişik, "Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması" başlıklı 40. Maddesinde, "Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlâl edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkânının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir. Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağım ve sürelerini belirtmek zorundadır.." düzenlemesine yer verildiğini,

Anılan madde ışığında, … /1598 sayılı Sayıştay İlamı incelendiğinde, çok yüksek meblağlarda kamu zararının oluştuğu sonucuna varıldığı ve müvekkil ile birçok Belediye çalışanı hakkında tazmin hükmünün kurulduğu, ancak ilamda verilen hükme karşı başvurulabilecek kanun yolu, mercii ve süresinin gösterilmemiş olduğunu,

Bu durumda, anılan Sayıştay İlamı, kişilerin sahip oldukları temel hak ve hürriyetleri korumak amacıyla getirilen T.C. Anayasası'nın 40. Maddesi'ne aykırılık teşkil etmektedir. Dolayısıyla da, müvekkil hakkında verilen hükmün öncelikle bu yönüyle incelenmesini ve yapılan inceleme neticesinde bozulmasına karar verilmesini,

2. Sayıştay İlamı, 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu'nun 51. maddesine aykırı olarak eksik hususlar ihtiva ettiğini,

6085 Sayılı Sayıştay Kanunu'nun "İlamlar" başlıklı 51. maddesinin 2. fıkrasının (ç) bendinde, "denetçinin rapora konu ettiği hususların ve dayandığı hukuki sebeplerin özeti, savcının düşüncesi, istem sonucu ve sorumluların savunmasının özetinin ilamda yer alması gerektiği belirtildiğini,

Anılan madde ışığında, … /1598 sayılı Sayıştay İlamı incelendiğinde; 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu'nun ilamlarda bulunmasını zorunluluk olarak belirttiği, denetçinin rapora konu ettiği hususların ve dayandığı hukuki sebeplerin özeti, savcının düşüncesi ve istem sonucunun hükümde yer almadığı görüldüğünü,

Bu haliyle, … /1598 Sayılı Sayıştay İlamı, ilamda bulunması gereken zorunlu hususları ihtiva etmeyip, kanunun aradığı şartlara haiz değildir Dolayısıyla da, müvekkil hakkında verilen ve mevzuata uyarlılık göstermeyen hükmün, öncelikle bu yönüyle incelenmesini ve yapılan inceleme neticesinde bozulmasına karar verilmesini talep ettiğini,

B. ESASA İLİŞKİN TEMYİZ NEDENLERİ:

Sayıştay Başkanlığı'nın …………… İlk Kademe Belediyesi'ne ait … yılı hesaplarının incelenmesi neticesinde bazı harcamalar açısından kamu zararı oluştuğu yönünde vermiş olduğu hüküm, her bir harcama açısından ayrı ayrı incelenip, esasa ilişkin temyiz nedenleri ayrıntılı bir şekilde aşağıda gösterildiğini,

I. … YILI OCAK, ŞUBAT, MART, NİSAN, MAYIS, HAZİRAN, TEMMUZ, AĞUSTOS, ARALIK AYLARINDA BELEDİYE BAŞKANI BRÜT BAŞKAN ÖDENEĞİNİN MEVZUATTA ÖNGÖRÜLEN TUTARDAN FAZLA ÖDENMESİ SONUCU … TL TUTARINDA KAMU ZARARI OLUŞTUĞU YÖNÜNDE TESİS EDİLEN HÜKÜM İLE İLGİLİ OLARAK;

5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun "Belediye Başkanının Özlük Hakları" başlıklı 39. maddesinde, nüfusa göre artan oranda kademeli bir düzenleme getirilerek, "nüfusu 10.001'den 50.000'e kadar olan beldelerde 80.000 gösterge rakamının devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek ödenir" denildiğini,

Ancak, aynı maddenin son fıkrasında bu hükme istisna bir hüküm getirilerek, "nüfusu 50.001'den az olan il merkezi beldelerde bu ödeneğin hesaplanmasında (c) bendinde belirtilen gösterge rakamı esas alınır" düzenlemesine yer verildiğini,

Belediye Kanunu'nun 39. Maddesi'nin son fıkrasında atıfta bulunulan aynı maddenin (c) fıkrasında ise; "50.001'den 100.000'e kadar olan beldelerde 100.000 gösterge rakamının" uygulanacağı düzenlemesine yer verildiğini,

…………… İlk Kademe Belediye Başkanı'nın aylık brüt ödeneği de tüm bu yasal düzenlemelere riayet edilerek, kanun ve nizamlara uygun bir şekilde hesaplanmış olup, kamu zararına sebebiyet verilmediği, 

…………… Belediyesi, 1999 yılında kurulmuş ve 10.07.2004 tarih ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu'nun "Büyükşehir Belediyesine Katılma" başlıklı 6. maddesi uyarınca, 2004 yılında Büyükşehir Belediyesi'ne bağlanarak ilk kademe belediyesine dönüştüğünü,

5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu uyarınca, İlk Kademe Belediyesi'ne dönüşülmesi ile birlikte, … yılı Belediye Başkan ödeneği, Belediye Kanunu'nun 39. Maddesinde yer alan nüfus artış sistemine göre değil, aynı maddenin son fıkrasındaki "nüfusu 50.001'den az olan il merkezi beldelerde bu ödeneğin hesaplanmasında (c) bendinde belirtilen gösterge rakamının esas alınacağı" şeklindeki düzenleme esas alınarak hesaplanmıştır. Böylelikle, ödeneğin hesaplanmasında (c) fıkrasındaki 100.000 gösterge rakamı ile Devlet Memurları için belirlenen aylık katsayı çarpımı sonucu bulunan tutar brüt ödenek olarak hesaplanıp ödendiğini,

Sonuç olarak, 10.07.2004 tarih ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu uyarınca, 2004 yılı itibariyle, ………….. Beldesi'nin il merkezi beldesi olduğu hususu dikkate alınarak, Belediye Kanunu'nun son fıkrası uyarınca yapılan ödeme ile ilgili olarak, …………… TL tutarında kamu zararı bulunmadığını, 

Belediye Başkan ödeneği de kanunun il merkezi beldeleri açısından verdiği yetki dahilinde bir hesaplama yapılarak ödenmiş olup, Sayıştay 5. Dairesi'nin bu hükmü dikkate almaksızın vermiş olduğu tazmin hükmünün bozulmasını talep etmektedir.

Sayıştay Başsavcılığının karşılamasında aynen:

………. Belediyesi Muhasebe Birimi’nin … yılı hesabının 5 inci Dairede yargılanması sonucu çıkarılan 14.07.2011 tarihli ve 1598 no.lu ilamın 5 inci maddesine karşı harcama yetkilisi sıfatıyla temyiz talebinde bulunan ……………. Vekili’ nin 03.12.2012 tarihli dilekçesi incelendi. 

Sorumlu vekili vergi inceleme elemanlarınca düzenlenen vergi tekniği raporu ile paravan şirket olarak kuruldukları belirlenen iki firmadan naylon fatura karşılığında, taşınır işlem fişleri de olmayan, hayali alım yapıldığı gerekçesiyle verilen tazmin hükmünün, müvekkilinin komisyonların tertibi dışında alımlarla ilgili bir dahlinin olmadığını, sahteliği öne sürülen belgelerle bir bağlantısının açık şekilde kurulmadığını, İlamda ileri sürülen hususların iddia ve tahminlere dayandığını ileri sürerek kaldırılmasını talep etmiştir.

Gerek 5018 sayılı Kanunun, gerekçe 6085 sayılı Kanun uyarınca çıkarılan sorumlulukla ilgili Sayıştay Genel Kurul Kararının harcama yetkilisinin sorumluluğuna yönelik düzenlemeleri karşısında talebin reddedilmesi uygun mütalaa olunmaktadır. Arz olunur.

…………….. Belediyesi’nin … yılı hesabının 5 inci Dairede yargılanması sonucu çıkarılan 14.07.2011 tarihli ve 1598 nolu ilamın 1-5 inci maddelerine karşı harcama yetkilisi sıfatıyla temyiz talebinde bulunan ……………… Vekilinin bila tarihli dilekçesi ve ekleri incelendi. 

A) Sorumlu vekili, öncelikle ilamın usul yönünden bozulmasını istemiştir. Şöyle ki;

- İlamda, Anayasanın 40 ıncı maddesinde belirtilen ilama karşı başvuru yolları, mercileri ve süresinin belli olmadığını ileri sürmüştür.

- İlamda, 6085 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (c) bendinde belirtilen, denetçinin konu ettiği hususların özeti, savcı düşüncesi ve istem sonucunun yer almadığını ileri sürmüştür.

İlama karşı kanun yolları mercileri ve süreleri gerek mülga 832 sayılı Kanunda, gerekse 6085 sayılı Kanunda açık olarak belirtilmiştir. 

Diğer taraftan, hesap … yılına ilişkin olduğundan, yargılamanın 6085 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin (2) nolu bendine göre, mülga 832 sayılı Kanuna göre yapılmıştır. İlamda söz konusu Kanuna göre bulunması gerekli hususlara yer verilmiştir.

Bu nedenle usul yönünden talebin reddedilmesi gerekmektedir.

B) Esasa gelince;

1) Sorumlu vekili, ilamın 1 inci maddesiyle Belediye Başkanına “il merkezi beldelerde” ki başkan ödeneği ödenmesi nedeniyle verilen tazmin hükmünün, 5393 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin (c) bendine göre ödeme yapıldığını ileri sürerek kaldırılmasını istemiştir. 

Söz konusu maddede “belde” tabiri geçtiğinden ve … kasabası, İstanbul Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde bulunduğundan talebin kabul edilmesi,” denilmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü;

Sorumlu öncelikle usul yönünden itirazda bulunmuştur. İlamda, Anayasanın 40 ıncı maddesinde belirtilen ilama karşı başvuru yolları, mercileri ve süresinin belli olmadığını ve 6085 sayılı Kanunun 51 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (c) bendinde belirtilen, denetçinin konu ettiği hususların özeti, savcı düşüncesi ve istem sonucunun yer almadığını ileri sürmüştür.

İlama karşı kanun yolları mercileri ve süreleri gerek mülga 832 sayılı Kanunda, gerekse 6085 sayılı Kanunda açık olarak belirtilmiştir. 

Diğer taraftan, hesap … yılına ilişkin olduğundan, yargılama 6085 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin (2) nolu bendine göre, mülga 832 sayılı Kanuna göre yapılmıştır. 

Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğu kuralının gereği kanunla yerine getirilmiştir.

Ayrıca burada bir hak kaybı da söz konusu olmamış sorumlu gerekli müracaatı yapmış ve temyiz hakkını kullanmıştır.

Bu nedenle usul yönünden yapılan itirazın reddedilmesine, 

Esasa ilişkin olarak da:

5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediye başkanının özlük hakları” başlıklı 39 uncu maddesinde;

“Belediye başkanına nüfusu;

a) 10.000’e kadar olan beldelerde 70.000,

b) 10.001’den 50.000’e kadar olan beldelerde 80.000,

c) 50.001’den 100.000’e kadar olan beldelerde 100.000,

d) 100.001’den 250.000’e kadar olan beldelerde 115.000,

e) 250.001’den 500.000’e kadar olan beldelerde 135.000,

f) 500.001’den 1.000.000’a kadar olan beldelerde 155.000,

g) 1.000.001’den 2.000.000’a kadar olan beldelerde 190.000,

h) 2.000.001’den fazla olan beldelerde 230.000,

Gösterge rakamının Devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek ödenir. Nüfusu 50.001’den az olan il merkezi beldelerde bu ödeneğin hesaplanmasında (c) bendinde belirtilen gösterge rakamı esas alınır.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükümden de açıkça anlaşılacağı üzere nüfusu 11.314 olan ……………. Belediyesinde Belediye Başkanına 80.000 gösterge rakamının Devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek ödenmesi gerekmektedir. Ancak; bu hükmün aksine …………. Belediye Başkanına bu tutarın üzerinde aylık brüt ödenek ödendiği görülmüştür.

Dilekçede, ödemenin gerekçesi olarak 5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediye Başkanının Özlük Hakları” başlıklı 39 uncu maddesinde yer alan “nüfusu 50.001’ den az olan il merkezi beldelerde ödeneğin hesaplanmasında (c) bendinde belirtilen gösterge rakamı esas alınır” hükmü gerekçe gösterilmiş ise de; bu hükümden, nüfusu 50.001’den az olan il merkezi belde belediye başkanlıklarının başkan ödeneğinin hesaplanmasında (c) bendinde yer alan gösterge rakamının esas alınacağı, ………….. ilçesine bağlı ilk kademe belde belediye başkanları ödeneği için bu göstergenin uygulanmayacağı anlaşılmaktadır. 

5393 sayılı Belediye Kanununun ‘Tanımlar’ başlıklı 3. maddesinde; “c) Belde: Belediyesi bulunan yerleşim birimi,”ni ifade edecek şekilde tanımlanmıştır. Savunma ve Savcı mütalaasında ‘belde’ ifadesi, ‘kasaba’ ifadesi gibi değerlendirilerek Kanunun 3. maddesinde yer alan tanımlama görmezden gelinmektedir.

Bu itibarla, sorumlu iddialarının reddedilerek 1598 sayılı ilamın 1 inci maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, oyçokluğuyla,

(……………. 5393 sayılı Belediye Kanununun “Belediye Başkanının Özlük Hakları” başlıklı 39 uncu maddesinde yer alan “nüfusu 50.001’ den az olan il merkezi beldelerde ödeneğin hesaplanmasında (c) bendinde belirtilen gösterge rakamı esas alınır” hükmü gerekçe gösterilmiş ise de; bu hükümden, nüfusu 50.001’den az olan il merkezi belde belediye başkanlıklarının başkan ödeneğinin hesaplanmasında (c) bendinde yer alan gösterge rakamının esas alınması gerektiği, 10.07.2004 tarih ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu uyarınca, 2004 yılı itibariyle, …………. Beldesi'nin il merkezi beldesi olduğu gerekçesiyle tazmin hükmünün kaldırılması gerektiği yönünde ayrışık görüşlerine karşı,

………………. karara katılmakla birlikte 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının ‘Temel hak ve hürriyetlerin korunması’ başlıklı 40. maddesinin ikinci fıkrasında; “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” şeklinde yer alan hükmü ile Devlet karar ve işlemlerine muhatap olan üçüncü kişilerin savunma ve hak arama hürriyetini korunmak istenmektedir. Sayıştay denetimi ve yargılamasında ise verilen kararlar Devlet dışında üçüncü kişileri değil, bizatihi Devlet adına karar alıcıları muhatap almakta olup Anayasanın bu hükmü kapsamında değerlendirilemeyeceği yönündeki ilave görüşüne karşı)